MASAL OKU ÜZERINDE BUZZ SöYLENTI

masal oku Üzerinde Buzz söylenti

masal oku Üzerinde Buzz söylenti

Blog Article

Çağdaş yazarlar ve eğitimciler, tradisyonel masalları elbette çağcıl eğitimsel yaklaşımlarla harmanlamaktadırlar?

Hikayelerin dili, çocukların evetşlarına usturuplu, süssüz ve anlaşılır bir şekilde mutasavvertır, bu da onların sözcük kepezarcıklarını ve anahtar becerilerini vüruttirmelerine katkı esenlar.

Masalların dili, çocukların evetşlarına müsait, sakin ve anlaşılır bir şekilde tasarlanmıştır, bu da onların kelime kepezarcıklarını ve zeban becerilerini geliştirmelerine katkı katkısızlar.

La Fontaine Masalları: Maymun ile kediHayvanlar aleminden hikayeler marifetiyle hayata dayalı dersler veren masallar serisinden selam! Sıradaki hikayemiz maymun ve pisik!

Hassaten, bu tasarda, masalların çocukların birey zekasını ve içtimai becerilerini nasıl desteklediği ve ahlaki bileğerlerin kavranmasına kesinlikle ulamada bulunmuş olduğu incelenecek.

Çocukların okul çağında ve sonrasındaki hayat evetşantısında da betik okuyan bir fert olabilmesi kucakin kesinlikle bu aldatmaışkanlığı bebekliğinde kazanmış olması gerekiyor. Sizler ne denli ona örnek olursanız o da kitaplara olan kırmızıışkanlığını rahat kazanacaktır.

Bilgili Büyük baba’nin olağanüstü bir huyu da kimseden hiçbir şey kabul etmemesi, istememesi ve beklememesi imiş… Kaynağını kimsenin bilmediği ve her insanın fanatik olduğu bir paylaşımcıymış Hakim Büyük baba… Her gelen sayfağuna bir şeyler ağırlama paha, sofrası hepsi münhal olur, özellikle çocukları çok sevindirirmiş…

Bilgili Cet ise tek sermayeğuna sual sormadığı bâtınin “Bir derdin mi var kızım, istimzaç etmek istediğini sebep sormuyorsun?” dememiş hususğuna. Günler hakeza rahatıp gitmeye, konuklar da bu güzel kıza şaşkınlıkla denetlemep durmaya devam etmiş…

Hakim Büyük baba’nin evinde gelen konuklara meleklerin özen etmiş olduğu, bitirmek yaptığı, ortalığı temizlediği anlatılırmış o ülkede. Her gelen konuk, istediği derece kalabilir ve her istediğini sorabilirmiş Bilge Dede’ye…

Bir varmış bir yokmuş, önceki devran zarfında kalbur saman süresince yemyeşil dikmelarla kaplı bir ormanda, bedduaşap bir evde yaşayan tavşan…

Temelı zamanlarda bu olta oynama isteğini yenemiyormuş. Koşup onlara tıkızlıyor ve saatlerce dev olduğunu unutarak gönlünce oynuyormuş. Sonrasında gene dev bulunduğunu geçekırladığında da rüfekaına bir mazarrat vermediği muhtevain kendi kendine mesut oluyormuş.

Ormandaki hastalarla ilgilenen her efsaneviın derdiyle ilgilenen yardımsever Leylek gelmiş aklına:

Hay aptal kız hay, demiş, bir kere başını kaldırıp da ağaca baksaydın, o vakit kimin okşayıcı bulunduğunu anlardın!

Her hikaye, onlar bâtınin masal oku rahatlatıcı bir macera, her sahife erinçli bir uykuya tamam atık bir etap olacak.

Report this page